21 Mart 2015 Cumartesi

Gece Kulüpleri Hakkında Bilinmesi Gerekenler!

Gece Klüplerinde “olmaz” dedirten şeyler





Evet… Konumuz gece kulüpleri, malum haftaya saatler de ileri alınıyor. Soğuk havalar da canımıza yeti artık, herkes baharın özlemiyle dopdolu, havaların ısınmasını bekliyor. Bahar ve yaz ayları, hareketli geçen bir şehirde yaşıyorsanız, gece hayatının bahsedebiliriz. Pek çoğumuz bu akşamları bekler, pek çoğumuz kışın havasını üzerinden atmak için, kendini gece kulüplerine atar. İşte biz de, araştırdık, sorduk, soruşturduk ve bu tarz mekanlarda kesinlikle yapmamanız gereken, “olmaz” denen şeyleri sizler için yazdık:



Gece Klübüne hazırlanmadan gitmeyin.



“Club” mekânları, evden geç saatte çıktığınız için, rahat ev kıyafetlerinizle gidebileceğiniz yerler değildir maalesef, "aman canım nolcak? demeyin. Bu durum yurtdışında tamamen farklı olsa da, ülkemizde henüz eğlence+rahatlık kavramı tam olarak anlaşılamamıştır. Gece kulüplerine spor ayakkabı, naylon elbise, terlik, kot pantalon gibi günlük, casual kıyafetlerle gitmeniz sizi ortama yabancılaştırabilir, ya da belki kapıdan alınamayabilirsiniz. İçerideki topluluğun, sizden farklı bir giyim tarzı benimsemiş olması, sizi kendinize karşı da yabancılaştırabilir, kendinizi tuhaf ve ortama ait değilmiş gibi hissedebilirsiniz J. Yukarıda da belirttiğim gibi, durum yurtdışında tamamen farklıdır, kot, t-shirt çok rahat tüm gece eğlenebilirsiniz, kimse aldırış etmez.



Mekânın “Kapı”sı ile asla tartışmayın.



Arkadaşlar, çok çok önemli bu konu, lütfen dikkat! Mekân kapısı, kulübün kalbidir, eli-ayağıdır, 
canı-cananıdır ve yargı yetkisi genelde onlardadır, giriş öncesi tek yetkilisidir de diyebiliriz. Aklınızda bulunsun, işletme kapısı ile herhangi bir sebepten dolayı kavga etmeniz ya da tartışşmanız sizi mimleyecekleri anlamına gelebilir J, bir daha giremeyebilirsiniz.



Mekân içinde aşırılıklardan kaçının.




Arkadaşlar siz sarhoş olurken, içerde koca bir işletme ordusu sizin neredeyse her anınızı izler, kontrolü ellerinde tutarlar. Aşırılıklardan kaçının, eğlencenizin ortasında tam da gaza gelip, dans etmeye başlamışken, birilerinin sizin aşırı davranışlar içinde olduğunuzu düşünmelerini istemezsiniz daha da kötüsü, dışarı atılmak istemezsiniz.



1 bardak içki ile 3 saat kesinlikle geçirmeyin.




Servis elemanları siz eğlenirken, mekân içinde, masaların arasında durmadan gezinir, sipariş almaya çalışırlar. Hatta zaman zaman içkinizin son yudumunda bir anda, siz, başınızı başka bir yöne çevirdiğinizde, kadehinizin alındığını görebilirsiniz. Şaşırmayın. Bu, “hadi yeter artık bitti bu, ikinciyi sipariş et”, demenin eğlence ortamındaki bir başka yöntemidir. Gayet açık zaten bu tarz mekânlarda içmek esastır. Sinemaya gitmedik sonuçta!?


Bahşiş vermeyi unutmayın.




Servis elemanlarımıza, nadide personelimize bahşişi es geçmeyelim, siz eğlenirken onlar sizi düşünür, sizin için çalışırlar.




Mekânda durabileceğiniz, bayan arkadaşlarımızın çanta, ceket vs. gibi eşyalarını dans ederken bırakabileceğiniz bir yeriniz olsun.




Genelde bu tarz gece klüpleri bistro ve loca üzerine kurulmuşlardır, her bistro ve locanın kuralları ve satış fiyatları vardır. Eğer bir bistro ya da locanız yoksa içk servisinin yapıldığı iç mekandaki barın etrafında yer bulabilmek için çaresizce gezinebilir ve yer arayışı yüzünden tüm gecenizi hiç edebilirsiniz. İmkânınız varsa bir bistro kiralamayı ihmal etmeyiniz ki; bayan arkadaşlarımız çanta, çeket vb eşyalarınız bırakabilsin, tüm gece ellerinde tutacak değiller ya. Vestiyer de buna alternatif bir çözüm olabilir elbette. Taşıyamayacağınız şeylerinizi, girişteki vestiyere bırakabilir ve içeride özgürce gezinebilirsiniz.  



Vale hizmetini unutmayınız.



Bu ve benzeri yerlere tavsiyem genellikle araba ile gitmemeniz yönündedir, zira alkollü araç kesinlikle kullanmıyoruz. Yine de araç ile gelecekseniz, sürücü elbette ki alkol tüketmeyecektir ve park yeri aramakla uğraşmayıp, ek ücret karşılığında vale hizmetinden yararlanmanız gerekebilir. Klübün VIP hizmeti dahilindedir, yine de mümkünse taksi  ile ulaşmak da iyi bir seçim olabilir, rahat edersiniz.



DJ bir bireydir, lütfen rahat bırakınız.






Arkadaşlar bazen ölçüyü biraz kaçırıp, canımızın istediği şarkı eşliğinde çılgınlar gibi dans etmek isteyebiliriz, en doğal hakkımızdır adeta, ancak unutmamak gerekir ki; gece kulüpleri hassas yerlerdir. Dj bir bireydir, istek parça olayınızı asla anlamayacak, hatta sinirlenecektir, kendisini rahat bırakınız.



Birlikte geldiğiniz kimseyi unutmayınız.




Sanıyoruz ki bu en önemlisi, mekâna geldiğimiz, eşimizin, arkadaşımızın, çıkarken yanımızda olduklarından emin olalım, çünkü temkinli olmakta fayda var, şişede durduğu gibi durmaz alkol. Ölçüyü kaçırmamakta fayda vardır. Bir yerlerde sızarsanız, eşit şekilde sarhoş arkadaşlarınız eve vardıklarında sizin yokluğunuzu fark edebilirler, ne olur ne olmaz…


Eğlenmek güzel şey




Kimseyi rahatsız etmeden eğlenmek, daha da güzel şey…


Saygılarımla

20 Mart 2015 Cuma

Elimizdeki malzemelerle masrafsız estetik olur mu? Olur!


Dolgun Dudaklar



Dolgun dudaklar için koşa koşa estetik merkezlerine gitmek yerine, hala sizde yoksa beyaz veya ten rengi göz kalemi almaya gidin derim ;)

Malzemeler :

  • Beyaz veya ten rengi goz kalemi
  • Dudak kalemi
  • Ruj
  • Parlatici 


1) Oncelikle beyaz veya ten rengi kalemle dudaklarimizin tam ortasini boyuyoruz ve elimizle biraz dagitiyoruz. 




2) Dudak kalemi ile geri kalan yerleri dolduyoruz ve dudak cercevemizi ciziyoruz.





3) Simdi rujumuzu surelim :) size tavsiyem firca ile surmeniz daha kolay sekil vericeksiniz. Hemen sonrasinda ise dudak merkezinden baslayarak saga ve sola dogru parlaticinizla uzerinden gecmeniz iste bu kadar...







Dolgu yaptirmak bazen riskli olabiliyor :( benim gibi o topa girmem diyenlerdenseniz bu teknik hayat kurtarir :)




En iyisi siz beyaz goz kalemi alin :) riske atmaya gerek yok..

Muck!






Uzun Kıvrık Kirpikler 

Takma kirpik zahmetli diyenlerdenseniz işin kolayı bebek pudrası!




Oncelikle bir kat rimelinizi sürün hemen ardından fırçanızı bebek pudrasına batırın sonra kirpik uclarına dogru sürüp arkasından tekrardan rimelinizi uygulayın..





Daha pratik yolunu arayanlara onerim : Essence Volumizing Lash Powder

Bu urun ile ayni yonetemle daha kolay uygulama yapmaniz da mumkun..





Diger bir yontem ise maskara bazi yani beyaz rimeller :)

Oncelikle bir kat maskara bazimizi suruyoruz 5-10 saniye kuruduktan sonra rimel uygulamamiza basliyoruz. Daha dolgun ve uzun kirpikler icin maskara bazini bir kac kat ust uste uyguladiktan sonra rimelinizi zig zag hareketleri ile dipten uca dogru surebilirsiniz. 




Benim onerim : Lancome Cils Booster XL ama bir cok kozmetik markasinin da maskara bazi mevcut..



Ozetle kirpik permasi , ipek kirpik , takma kirpik OUT bebek pudrasi IN !






Kadınların erkeklerde sevmedigi seyler



Erkeklerin kadınlarda sevmediği şeyleri sorup soruşturup araştırarak bir araya topladığım yazıyı beğendiniz, peki beyleerrr sıra sizde….kadınlar sizde neleri sevmiyor öğrenmeye hazır mısınız?


Skinny pantolon ve düşük bel sorunu



Konu kıyafetlere gelmişken size Turkiyede erkekler arasında moda olmaması gereken bir tarzı hatırlatayım, “skinny pantolon”…erkekler neden skinny giyer bunu biri bana açıklarsa ve ikna olursam ona istediği markadan 10tane skinny pantolon alıcam söz ama Turk erkeklerinin genel vucut yapılarını aklımıza getiriyoruz veeee cık olmuyo..Turk erkeklerinin çirkin popoları ve bazılarının basenlerinidüşününce dar pantolon…gerek yok sanki ne dersiniz.



Aynı durum düşük bel pantolon için de geçerli. Bu pantolon tarzları Türk erkekleri için yapılmamış, güvenin bana…düşük belden çatal göründüğü anda olay tamam. Hiç şansınız yok, yazııkk


Takı
 
Takı konusu tartışmalı tabi.şimdisüper yakısıklı dehset vucutlu bir erkek iğrenc bi küpe takmıs diyelim, yakısmaz mı, adam ne taksa ne giyse hatta giymese de yakışır.


Ama açıkçası küpe zaten apaçilerde bile yok da son dönemde spor tarzdan takım elbiseli tüm erkeklerdeki birbirinin aynısı bilekliklerden de bööögghh geldi, haberiniz olsun.Kolye mevzuuna girmiyorum. Hele hele o antin kuntin yüzükler….Unutun, seven kadın yok sorry.



Kısa pantolonlar



Son zamanlarda erkeklerde en kabul edemediğim ve evet  hiç bir zaman gözümün alışamayacağı yenilik erkeklerdeki pantolonların boylarının bileklere kadar kısalması.Kadınlar bunu da erkeklere yakıştırmıyor maalesef.Bana sorarsanız bu konuda klasikten şaşmayın.Bir şey kaybetmezsiniz


Sarı diş


Kadınlar erkeklerde ilk neye bakarmıs? Gülümsemesine, peki gülümseme önemli de gülümseyince ne görüyoruz tabi ki dişler. Siz siz olun dişlerinize bakımı ihmal etmeyin beyler. Erkeklerde neyi sevmezsiniz diye sorduğumda ilk sırada gelenlerden biridir sarı dişler


Feminen tarz konuşma, kahkaha ve hareketler


İşte kadınları direk kendinizden soğutacak hareketler..Eğer gay değilseniz feminen konuşma tarzı, kıvırma modu el-kol hareketleri kadını sizden kaçırır söylemedi demeyin. Son zamanlarda kadın gibi gülen erkekler var çevremde, olmuyor yakışmıyor vesselam.


Komiklik vs zevzeklik


Aslında tartışmalı bir konu yani bazı kadınlar gerçekten onları güldüren erkek severmiş, ben hiç sevmem ama bunun konumuzla alakası yok, size zevzeklikle komiklik arasında çok ince bir çizgi olduğunu hatırlatmak isterim. Aman espriler yapayım aha güldü biraz daha güldüreyim derken boşboğaz zevzeklerden olmayın.


Eller


Belki farkında değilsiniz ama ilk olarak ellere bakan çok kadın var. Kadınlar temiz erkek sever, ellerinizin manikurlü olmasından bahsetmiyorum ama temiz olmalı.


Gıdı ve Göbek gerçeği


Önünüzde sarkan kocaman bir göbekle, çenenizin altındaki sizi belki sevimli gösteren gıdınızla hiçbir yere varamazsınız beyler. Üzgünüm ama o pizzalar biralar biraz azaltılmalı.İlla zayıf olunmalı, süper fit bir vucudunuz olsun demiorum ama çevrenizde kocaman göbekli erkeklerin çoğunun “ay çok tatlııı”,”şirin çocuk” olduğunu ama nedense sevgili yapamadıklarını görürsünüz.



Dar kıyafetler


İsterseniz Jamie Dornan gibi vucudunuz olsun, daracık tshirtler, slimfit giyicem diye düğmeleri açılan  gömlekler itici geliyor. Zaten erkekler güzel bir gömlek ve pantolon ikilisiyle çok tarz, yerine göre çok şık olabilecekken neden kasarlar hiç anlamam.


Ses tonu


Erkeklerin ses tonuna da önem veriyorlar ama ses tonunuz inceyse,kötüyse bununla ilgili ne yapabilirsimniz bilmiorum,Allah vergisi, kader, yapcak bişi yok. Başka yönlerinizi geliştirin napalım, yapcak bir şey yok.


Agız şapırdatma / çay hüpletme


Diyelim adam çok yakışıklı, çok çekici. Sonunda yemeğe çıkmışsınız, heyecan dorukta.yemekler geliyor, uppssss o çıkan sesler neeee...korkuunnnççç
Allah rızası için ağzını açma diyesiniz gelir,  ben olsam son buluşmam olur


Sakız cigneme


Erkekler tarafından sakız çiğneyen kadın da çok sevilmiyor ama  onlar kadınlara nispeten çok takılmıyorlar da kadınlar sakız çiğneyip ses çıkaran erkeğe dayanamıyor, aman beyler dikkat.


Ter kokusu


Aslında kadın için de erkek için de çok talihsiz bir durum ter kokusu durumu ama takdir edersiniz ki erkeklerden gelen koku çekilmeezzz, ıyyy mide bulandırır, tüm büyü kaçtı gördünüz mü


Sakal bıyık vs


Bu çok derin bir mevzuu, güzel haber, sakal-bıyık konusunda henüz kadınlar fikir birliğine varamadı.Kimisi yakısıyor, daha seksi duruyor derken kimisine pis geliyor. Sanırım erkeğine bağlı…O yüzden bakın aynaya sakal yakıştı mı, koca yanakları gizliyor, daha cool mu duruyor, koyverin gitsin. Yok at hırsızı gibi oluyor derseniz hiç zorlamayın derim.


Bu arada top sakal,keçi sakal falan bunlardan vazgeçin, 90larda kalmıs onlar. Hem demode hem de anlamsız oyle çenede bir tutam sakal. Ya adam gibi bırakın ya da kesin gitsin yahu.


Bıyık konusuna gelince bir Burak Özcivit, bir Kenan İmirzalioglu iseniz okey ama moda diye bıyık için de kasmayııınnn


Hesap geldiginde özenle odeyeceği tutarı hesaplaması


Kadınlar cimri erkek de sevmez, yanlış anlaşılmasın hesabı ödesin demiyorum, ama masaya hesap geldiğinde kendi yemeğini en ince ayrıntısına kadar hesaplamaya çalışan erkeğin bir dahaki sefere şansını çok yüksek görmüyorum. Ismarlamak istemiyorsanız da 2’ye bölünse çok fazla fark etmeyecektir inanın değmez.


Aşırı kaslı vucut


Kadınlar aşırı şişmiş kaslı vucut cok sevmez,  oyle protein tozları vs ile abartı şekillere girmeyin. Ama sakın kaslı sevmiyorlar diye de salmayın


Uzun saç

Henüz erkekte uzun saç severim diyen kadın tanımadım. Sakın ama Brad Pitt’in de saçı uzundu demeyin kendinize güldürmeyin.







Bir de illa saçım uzun olsun diyorsanız o saçlar hep temiz görünmeli, yağlı yapışık saçlar… offf çok fena.






Slip mayo - atlet


Slip mayo klişesini de yazdırmayın bana, zaten son yıllarda pek de görmüyoruz, şükürler olsun. kabustu geçti..aman uzak olsun…




Takdir edersiniz ki hepinizin şekilli kolları geniş omuzları yok, yazın çok sıcaklarda atlet yerine  tshirt giymeniz tercihimiz, teşekkürler.


Kemik gözlükler-şapkalar-fularlar


Gözünüz bozuksa eyvallah, ama değilse takmayın şu gözlükleri valla gerek yok.


Son yıllarda bir de yakışan yakışmayan tarz olucam diye değişik şapkalara heves ediyorsunuz, yakışmayınca inanın tam felaket görünüyorsunuz.
















O fularlara da gerek yok inanın bana.Boynunuz üşüyorsa biratkı atıverin, şık oluyor diye kullanıyorsanız size söyleyecek bir şeyim yok....Hayatta başarılar







Saç boyama


İnanın kadınlar erkekte beyaz saça takılmıyor.Hatta karizmatik bile buluyorlar. Beyaz saç diğer özelliklere göre çoook sonlarda, o yüzden saçınızdaki beyazlara hiç takılmayın. Diğer konular üzerinde çalışın

19 Mart 2015 Perşembe

Süper Lüks Restoranlar ve Eserleri



Çoğumuz bir zaman aralığı bulup, afilli, şık restoranlara gitmişizdir. İstanbul’da binlerce restoran mevcuttur ve sayıları her geçen gün artmaktadır. Avrupa mutfağı, dünya mutfağı, uzak doğu, japon, çin, asya, hint derken neredeyse her mutfağı dilediğimiz zaman tadabileceğimiz binlerce alternatifimiz mevcuttur. Bunlar gibi lüks ve zengin mutfaklı mekanlara, bazılarımız bazen gitse de, bazılarımız için bu durum restorana “ müdavim olma” seviyesindedir. Elbette bu tarz mekanların kendilerine özgü marka değerleri, servis/hizmet kaliteleri, yüksek standardları ve zengin mönüleri vardır. Örneğin ben egeli biri olarak otlara bayılırım. Otlu yemeklerin her şekli kabulümdür. Sanıyorum ki benim gibi arkadaşlarım da bir hayli fazla. Bu restoranlar ayakta durmayı bir yana bırakın, her geçen gün önüne geçilemez şekilde markalaşıyor ve adlarını duyurmayı başarıyorlar, tebrik ederim. Elbette bunun arkasında birbirinden başarılı isimler var. Mekanın işletmesinden, çalışanlarına kadar koca bir ekip bu ve benzeri yüksek kaliteli yerleri bizlerle buluşturmayı hedefliyor. Restoranın konumlandırıldığı yer de elbette bu başarının bir parçası... Nerede işlettiğiniz bu anlamda çok önemli. Nişantaşı, Etiler, Ulus gibi yerler adlarını daha hızlı duyurmakta ve kısmen iddialı semtlerimiz arasında. Elbette bu durum, turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği bölgelerde de farklı değil.

Yiyeceklerin tarzlarına gore, birbirlerine uyumlu gruplar halinde sıralanmalarıdır aslında “mönü” dediğimiz, fransızca sözcük.  Bu nadide restoranlarımızdaki mönü çeşitliliği insanların kalbine giden yollara dönüşüp, bizleri feth ediyor. Ancak zaman zaman, mönüde gördüğümüzde dahi, garsona “bu ne yani?” dediğimiz, bizim kültürümüze tamamen yabancı, farklı kültürlere ait değişik ve asortik yemekler mevcut. Bu tarzlardan bazılarını yemek bir yana, tadı güzel olsa bile, uzun isimleri nedeni ile, görünce insanın canı ne yemek, ne de sipariş vermek istiyor, bknz: “Yufkalı bonbon eşliğinde mandalinalı mus”  Yani?

Önünüze geldiğinde öylece baktığınız, porsiyonları, gözünüzü daha başından aç bırakan bu leziz tarifler aslında birer sanat eseri. Olay burda zaten... Bizim alıştığımız porsiyonların dışında, tıka basa doymak değil olay, olay şölenle buluşmak, sanatı algılamak ve bedelini ödemek aslında. Sizin tanışamadığınız o muazzam “aşçı”,  bu yemeği çıkarırken, sizin ne kadar aç olduğunuz ile ilgilenmez, zira amacı midenizi memnun etmekten öte, sanatını sergilemektir ve daha ziyade görsel şölen sunmanın peşindedir, kendine özgü stili ile. Takdire şayan! Bu tarz hizmet veren şık restoranlarda bu nedenle sunulan yemeğin doyurucu olması değil, “unique” olması esastır. Genelde kullanılan malzemeler aşağı yukarı benzerdir, et, tavuk, balık vs. Burada olay aynı ürün ile farklı tasarımlar yaratabilmek, denememişi denemek, hem göze, hem damağa hitap edebilmektir. Sanatçılarımız bu konuda “şef” isminden çok daha fazlasını hak ederler kanımca... Örneğin çok beğendiğim bir mutfak sanatçısını paylaşmak isterim ki değişik kombinasyonlar ile hayatımızda bir kere bile olsa yine de denemek isteyeceğiniz alternatifler yaratır durmadan.





(Alıntıdır) Britanya İmparatorluk Nişanı ile ödüllendirilen Jamie Oliver’ın imza yemeği olarak kabul edilebilecek yemeğimiz ise:  “Muz yaprağında balık buğulama”





Onur nişanları, Kraliyet Ödülleri gibi hatırı sayılı, ömürlük, çok değerli ödüllerdir bunlar, kendine has üslubu olan sanatçılarımızın layık görüldüğü, muazzam sunumlar, başarılı işler sayesinde alınırlar, gurur verici onlar adına ve deneyen insanlar adına, alkışlar...

Saygılar sunarım